Selamün Aleyküm dostlar,
Yakın bir zamanda okuduğum Dokuzuncu Hariciye Koğuşu beni çok derinden etkileyen psikolojik bir kitaptı.
Kısaca Konusuna değinecek olursam;
15 yaşında olan ana karakterimiz, 8 yaşından beri sol dizindeki rahatsızlıktan muzdariptir ve ameliyat olmuştur. Hastalık nüksedince doktora gider ve doktor, sinirlerini harap etmemesini, temiz hava da dinlenmesini, psikolojik olarak rahatlamasını yoksa bacağının daha büyük sıkıntılara yol açacağını söyler. Bunun üzerine hasta çocuğumuz uzaktan akrabası olan Erenköy'de yaşayan Paşa'nın evine gider. Paşa onu çok sevmektedir. Paşanın da hasta çocuğumuzdan 4 yaş büyük olan Nüzhet isminde bir kızı vardır.Nüzhet ile hasta çocuk arasında duygusal bir bağ oluşmuştur. Ne var ki Nüzhet çok yüzeysel bir kızdır ve yakın bir zamanda Doktor Ragıp isminde birisi ile evlenecektir. Bu durum hasta çocuğun sinirlerinin daha çok yıpranmasına sebep olur.
Kitap bu şekilde ilerliyor kitapta Fransız hayranlığı ile alakalı çok güzel bir kısım mevcut.
Ben kitabı çok beğendim tüm gençlerin okuması gerektiğini düşünüyorum.
Şimdilik bu kadar.
Bir sonraki kitap videosunda ve yorumunda görüşmek dileğiyle.
Hoşçakalın..
Mühendis. Şu günlerde İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünü okuyor. Doğayı, sağlıklı yiyecekleri ve iyi kahveyi seviyor. Küçük bir "merhaba" demekten çekinmeyin!
4 comments
Tekrar tekrar okuduğum bir kitap.
YanıtlaSilTekrar tekrar okunacak bir kitap gerçekten.
SilLisede mecburiyetten okuduğum bir kitaptı ve hakkında pek bir şey hatırlamıyorum. Kitapta beni rahatsız eden birkaç bölüm vardı...
YanıtlaSilSiz böyle söyleyince bir hafızamı yokladım. Evet aslında biraz edepsiz kısımlar vardı. Belki o kısımlardan rahatsız oldunuz
SilFikirlerinizi önemsiyorum,
Lütfen benimle düşüncelerinizi paylaşın :)